Yusuf Alevoğlu
MHP Grup Başkanvekili ve Manisa Milletvekili Erkan Akçay, MHP heyetiyle birlikte MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli’nin talimatları doğrultusunda; “Asırlık Birlik, Sonsuz Kardeşlik” temalı Terörsüz Türkiye İçin Millî Birlik ve Dayanışma Buluşmaları kapsamında Türkiye Harp Malulü Gaziler Şehit Dul ve Yetimleri Derneği Manisa Şube Başkanı Sayın Yusuf Kıyışkan ve yönetim kurulunu ziyaret etti. Ziyarette MHP Manisa İl Başkanı Cüneyt Tosuner, MYK Üyeleri Ali Uçak, İlker Yücel, Mesut Gönül, Ülkü Ocakları İl Başkanı Emirhan Sallıtepe, Şehzadeler İlçe Başkanı Sayın Şener Özten ve Yunusemre İlçe Başkanı yer aldı.
MHP Grup Başkanvekili ve Manisa Milletvekili Erkan Akçay, “Vatanımızın birliği ve bölünmez bütünlüğü için gözünü kırpmadan şehadet şerbeti içen şehitlerimizin aileleri ve gazilerimiz, Türk Milletine emanet edilmiş manevi değerlerdir. Şehitlerimizin ve gazilerimizin emanetlerine sahip çıkmak ve toplumda kendilerine yaraşır bir hayat seviyesi sağlamak devlet ve millet olarak vazifemizdir. Şehitlerimizin çocuklarının tamamına ve Terörle Mücadele Kanunu kapsamındaki gazilerimize ikinci istihdam hakkı verilmelidir. Şehitlerimiz evli ise ve çocukları var ise şehitlerimizin anne ve babasına verilen maaşlar yetersiz kalmaktadır. Şehitlerimizin ve vefat eden gazilerimizin ana ve babalarından her birine net asgari ücret tutarından aylık bağlanmalıdır. Şehitlerimizin ve vefat eden gazilerin ana ve babalarına bağlanan aylık, her biri için net asgari ücret tutarında belirlenmelidir. Gazilere de ÖTV’siz araç alımı hakkı verilmelidir. Ordu ve polis vazife malullerine bağlanan aylık %25 oranında artırılmalı ve çalışmaları durumunda vazife malullüğü aylıkları kesilmemelidir. 3713 sayılı Terörle Mücadele Kanunu kapsamında terör eylemi nedeniyle yaralanmış olanlardan malul sayılmamaları nedeniyle aylık bağlanamamış olanlara, gazilik unvanı verilmelidir. Genel Başkanımız Sayın Devlet Bahçeli, iç huzur, güvenlik olmadan, iç cephede birlik sağlanmadan hiçbir hedefin kalıcı başarıya dönüşemeyeceğini yıllardır defaatle ifade etmiştir. Sayın Genel Başkanımız 1 Ekim 2024’te barış, kardeşlik, iç cephenin bütünlüğü adına elini uzatıp “millî birlik” davetini yenilemiştir. 22 Ekim 2024’te bu davet “Terörsüz Türkiye” şeklinde stratejik bir çerçeveye kavuşmuştur. “Terörsüz Türkiye” kavramı; huzuru, güvenliği, barışı, kardeşliği, demokratik gelişmeyi de kapsayan, bu değerleri içeren kapsamlı bir kavramdır. “Terörsüz Türkiye” çağrısı; günübirlik bir söylem değil, devlet aklıyla pekişmiş tarihî bir yöneliştir. Sayın Genel Başkanımız bunun bir yeni çözüm süreci olmadığını, devletin hiçbir şart altında terörle masaya oturmayacağını, kökü kazınana kadar terörle mücadele edileceğini defaatle ifade etmiştir.
Akçay, “Sayın Genel Başkanımızın ifadesiyle Terörsüz Türkiye “aracısız, aralıksız, bagajsız, pazarlıksız ve gizli gündemsiz” bir süreçtir. Bu bir taviz, al-ver değil, terörün tasfiye sürecidir. Bu sürecin hiçbir noktasında pazarlığa, müzakereye, tavize, gizli girişimlere yer verilmemiştir. Süreç tamamen açık ve şeffaf yürütülmektedir. Hiçbir pazarlık yoktur, olmayacaktır. Bu ülke şehitlerimizin, gazilerimizin bizlere kutsal emanetidir. Şehitlerimizin aziz ruhlarını, şehit ailelerimizi, gazilerimizi incitecek hiçbir adım atılmamıştır, atılmayacaktır. “Terörsüz Türkiye” yalnız iç barışımız için değil, aynı zamanda Mavi Vatan’da, Kıbrıs’ta, Balkanlar’da, Kafkasya’da, Orta Asya’da, Afrika’da daha güçlü jeopolitik sağlam duruşun ve istikrarın da şartıdır. Terörsüz Türkiye aynı zamanda daha müreffeh, daha güçlü bir Türkiye vizyonudur. Terörsüz Türkiye hedefimiz gerçekleştiğinde milli imkân ve kaynaklarımız sosyal ve ekonomik kalkınmaya ayrılacak, ülkemizde baştan ayağa yatırım seferberliği başlayacaktır. Bütün bu gerçekler açıkta ortada yer almasına rağmen Türkiye düşmanları ve yerli işbirlikçileri “Ne alındı? Ne verildi?” diyerek Terörsüz Türkiye sürecini sabote etmeye çalışmaktadır. Biz “Terörsüz Türkiye” dedikçe terörden, kaostan nemalanan, yıllardır içimize nifak tohumları saçanların uykuları kaçıyor, hayalleri kabusa dönüyor. Biz “birlik, beraberlik, kardeşlik” dedikçe kuduruyorlar. “Terör bitsin” dedikçe çılgına dönüyorlar. Terör örgütünün tasfiye edilmesinden, terörün bitmesinden rahatsız oluyorlar. Çünkü ellerinde terör istismarından başka hiçbir siyasetleri yok. Ülkemizin sorunlarına yönelik tek bir çözüm önerileri de yok. Daha düne kadar altılı masada DEM’lenen, terör örgütlerine selam gönderen, girdiği kabın şeklini alan siyasetçiler “Ne alındı, Ne verildi? diyerek bugün utanmadan bizi eleştirmeye kalkıyor. Emperyalistlerin taşeronluğunu yapan, Türkiye düşmanlarının kayığına binen, FETÖ terör örgütünün uşaklığını yaparak tarla kongreleriyle MHP’yi ele geçirmeye çalışanlar bize vatanseverlik taslayamaz. Liderimiz, millî çıkarları her türlü kişisel ve parti çıkarlarının önünde tutarak “Önce ülkem ve milletim, sonra partim ve ben” anlayışını partimizin siyaset ilkesi hâline getirirken kendi geleceğini ülkesinin geleceğine bağlayan bir anlayışı ülke siyasetine kazandırmıştır. Liderimiz Sayın Devlet Bahçeli, ülke gündemindeki olaylara günübirlik kısır siyasi hesaplar üzerinden değil, millet ve devlet merkezli bakmakta, ülkede yaşanan sorunları kaşıyıp siyasi rant hesabı yapmak yerine, ülke menfaatine sorunların giderilmesine öncülük yapmaktadır Türk’ün nizam kurma kudretinin stratejik aklı, bilge liderimiz Devlet Bahçeli’de temsil edilmektedir. O’nun bütün açıklamaları, çağrıları, siyasi hamleleri, millî tarih şuuruyla Türkiye’nin jeopolitik konumunu dikkate alan, keskin ve isabetli öngörüleri içeren stratejik bir aklın ve samimi bir düşüncenin neticesidir. Öngörülerinin isabeti defalarca ispatlanmıştır. Bu öngörülerindeki kararlılığı her türlü takdirin üzerindedir. Biz Sayın Genel Başkanımıza, tüm milletimizin hatta bölge ülkelerin halkları gibi sonsuz güveniyor, öngörülerine inanıyoruz. Sayın Genel Başkanımız bugüne kadar ne söylemişse hep doğru çıkmıştır. Terörsüz Türkiye hedefinin gerçekleşeceğine adanmış bir yürekle inanıyoruz. Çocuklarımızın geleceği için kaygıyı değil özgüveni, göçü değil üretimi, bavulu değil projeyi, tereddütü değil umudu konuşması için “Milli Birlik ve Dayanışma” diyoruz. “Asırlık Birlik, Sonsuz Kardeşlik” diyoruz” dedi.
Türkiye Harp Malulü Gaziler Şehit Dul ve Yetimleri Derneği Manisa Şube Başkanı Sayın Yusuf Kıyışkan ise, “Bizler aynı vatan toprağında, aynı bayrağın altında; etnik köken, mezhep ve meşrep ayrımı yapmaksızın kardeşçe yaşayan bir milletiz. Bin yıldır yan yana, omuz omuza yaşadık; bundan sonra da yaşayacağız. Hiçbir terör örgütü, hiçbir dış mihrak bu kardeşliğimizi bozamayacaktır. Bugün hepimizin yüreğinde tek bir ideal vardır: Terörsüz Türkiye! Bu mücadele hiçbir zaman etnik gruplar arasında değil, devletimiz ile eli kanlı bir terör örgütü arasında olmuştur. Kürt kökenli vatandaşlarımız da bu hain örgütün karşısında her zaman devletimizin yanında yer almıştır. İşte bu yüzden bizler, en acılı günümüzde bile haykırıyoruz: “Şehitler ölmez, vatan bölünmez! Türk, Kürt kardeştir; ayrım yapan kalleştir!” Devletimizin kararlılığıyla terör ağır darbeler almış, gerilemiştir. Ancak unutulmamalıdır ki, terörün tüm uzantıları yok edilmedikçe bu mücadele tamamlanmış sayılmaz. Milletimizin enerjisi, terör prangasından tamamen kurtulup savunmaya, eğitime ve refaha yönelmelidir. Sayın Bakanım, Ankara’da bir araya geldiğimizde gerek Zat-ı Âlinizin, gerek görüştüğümüz tüm bakanlarımızın ve özellikle de Cumhurbaşkanımızın; “Teröre hiçbir şekilde taviz verilmeyeceği, şehit ailelerimizi incitecek hiçbir adım atılmadığı ve atılmayacağı” yönündeki ifadelerini bizler bir teminat olarak kabul ediyoruz. Bu kararlılığı, şehit ailelerimiz ve gazilerimiz adına büyük bir güven ve memnuniyetle karşılıyor; devletimizin her daim yanında olduğumuzu güçlü bir şekilde beyan ediyoruz. Biz şehit aileleri ve gaziler olarak, evlatlarımızı, eşlerimizi, kardeşlerimizi hayatlarının baharında vatan uğruna toprağa verdik. Bu yüzden kaygılarımız da beklentilerimiz de haklıdır. Bizim tek isteğimiz, bu mücadelenin Atatürk ilkeleri ışığında, adaletle, kararlılıkla ve tavizsiz bir şekilde sürdürülmesidir. Suç işleyen, askerimizi, polisimizi, öğretmenimizi, vatandaşımızı katleden herkes cezasını çekmelidir. Terörist başının serbest bırakılması ya da teröre bulaşanlara af gündeme getirilmesi, hangi gerekçeyle olursa olsun asla kabul edilemez. Sonuç olarak biz diyoruz ki: Terörün bitmesini en çok isteyen bizleriz! Şehit aileleri ve gaziler olarak, bu uğurda her fedakârlığa hazırız. Çünkü şehitlerimizin aziz hatırasına ancak kardeşliğimizi koruyarak, vatanımızı bölünmez bir şekilde geleceğe taşıyarak layık olabiliriz” diye konuştu.
HABER MERKEZİ
